"Öğretmenler kandil gibidir, kendisini tüketerek başkalarına ışık verir." Mustafa Kemal Atatürk

Aslında herkes dünyaya geldiğinde aynı özellikleri taşır. İşleyen bir akıl, çarpan bir kalp, üreten eller… Tüm organlarımız aynı gözükse de bizi birbirimizden ayıran genlerimiz, yeteneklerimiz, parmak izlerimiz, zerreciklerimiz.

‘Bu hayatta olabileceğim en iyi ben olmak.’ Misyonuyla  başladığım eğitmenliğim Ege de merkeze 20 dakika uzaklıkta yürüyerek gittiğim dere içinde küçük bir okuldu. Sorun yoktu aslında. Ben Mustafa Kemal Atatürk ve Cumhuriyet ışığımın, bilgimin yanı sıra yaşamı devam ettirmek için gerekli donanıma da öğretmen okulunda sahip olmuştum.Toprağı ekmeyi, bir müzik aleti çalmayı, yemek yapmayı, hayvancılığı…

Ama kaldığım yer köyde küçük bir oda. Edindiğim bilgi donanım uygun ortamla birleşmeyince merkezden aldığım bir haftalık ekmeğim çok kıymetliydi. Tavana asıyordum. Yine de davetsiz misafirlerimin ekmeğimi kemirmesine engel olamıyordum. Sonra dedim ki paylaşayım. Odanın girişine parçalayıp koyduğum ekmeği yedikten sonra benim ekmeğime dokunmadılar. Hep gülümsemeyle anımsadığım ilk deneyimim paylaşmak oldu.

Sana 30 tane bakan gözün aslında eczacısı, doktoru, psikoloğu, anne babasının umudu, serveti, geleceği…

İlk deneyimimi ve sonrasını hep renklere benzettim ben: ’’Renk candır hayattır, ışığın var olduğunun ve içinde rengarenk olduğunun kanıtıdır. Yaşarken her birimiz içinde var olan ışık, bize mesaj verir, kendimizi tanımamızı ve anlamamızı sağlar.

Sayısız renklerim oldu… Işığın içinde sayısız rengarenk umut dolu mesajlarım oldu.Tanıdım onları. Anladım onları. Tüm evrende ışıl ışıl olması için ’’Evrensel bilgilerle donanmış, okuyan, anlayan, Atatürk ve Cumhuriyete, Demokrasiye sahip çıkan, kültür değerlerine sahip çıkan sayısız ışığım. Servetim…

38 yılına da öğretmenliğim servetimdir diyen sevgili eşime selam olsun. Selam olsun öğretmenliğim servetimdir diyen tüm öğretmenlerimize… Öğretmenler gününüz kutlu olsun…

Zerrin ŞEN

Görsel Sanatlar Ana Bölüm Başkanı